UZMANINDAN ÖNEMLİ UYARI!

Ayrılık kaygısı yaşayan çocuklar için ailelere kritik öneriler..

Yeni eğitim öğretim yılı başlarken birçok çocuk için heyecanlı bir dönem başlıyor. Ancak bazı çocuklar için okul, ailelerinden ayrılma kaygısı nedeniyle zorlu bir süreç haline geliyor. Özel Yeni Söke Okulları Psikolojik Danışmanı İkbal Gül Çenesiz, velilere konuyla ilgili önemli uyarılarda bulundu. “KARIN AĞRISI, KUSMA VE HUZURSUZLUK GÖRÜLEBİLİR” Ayrılık kaygısının özellikle okula yeni başlayan çocuklarda daha sık görüldüğünü belirten Çenesiz, “Bu kaygıyı yaşayan çocuklar bakım verenlerinden ayrılmak istemez, onlara yapışık yaşar. Ayrılma söz konusu olduğunda abartılı tepkiler gösterebilirler. Ağlama, titreme, huzursuzluk, bedensel yakınmalar ortaya çıkar; ebeveynine yapışır ve bırakmak istemez. Genellikle ailenin söylemleri çocuğu rahatlatamaz. Bu nedenle çocuklar okula gitmekte zorlanır, karın ağrısı, kusma gibi şikayetler yaşar, tek başlarına uyumak istemez ve bağımsız hareket etme kapasiteleri sınırlı kalır.” dedi. “AŞIRI KORUYUCU AİLELERDE DAHA ÇOK GÖRÜLÜR” Ayrılık kaygısının sebeplerine de değinen Çenesiz, “Bu tür sorunlar özellikle aşırı koruyucu ya da kaygı düzeyi yüksek ailelerde daha sık görülmektedir. Çocuğun ebeveynden uzaklaşmak istememesi, okula gitmeyi reddetmesi aslında güvenli bağlanmanın tam olarak sağlanamamasıyla ilgilidir” dedi. “AİLELERİN SAKİN KALMASI ÇOK ÖNEMLİ” Ailelerin süreçteki tutumunun belirleyici olduğunun altını çizen Çenesiz, şu uyarılarda bulundu: “Çocuğun kaygısını küçümsemek çözüm değildir. ‘Kocaman oldun, ağlama’ gibi ifadeler çocuğun anlaşılmadığını hissetmesine yol açar. Bunun yerine çocuğa kaygısını anladığınızı belirtin, geri döneceğinizi ve onu çok sevdiğinizi söyleyin. Ebeveynler sakin kalmalı, panik halinden uzak durmalıdır. Belirsizlikten kaçının. Çocuğa ayrılmadan önce mutlaka nereye gideceğinizi ve ne zaman döneceğinizi açıklayın. Saat kavramını bilmeyen bir çocuk için ‘bir saat sonra geleceğim’ ifadesi soyuttur. Bunun yerine ‘öğle yemeğinden sonra seni alacağım’ gibi somut açıklamalar çok daha güven vericidir.” “OKULLA İŞ BİRLİĞİ ŞART” Çenesiz, öğretmen ve okul psikolojik danışmanlarıyla iş birliğinin önemine dikkat çekerek, “Çocuğun bulunduğu okuldaki sorumlu öğretmen ve psikolojik danışmanla mutlaka iletişimde olun. Bizler bu süreci profesyonel yöntemlerle, örneğin kademeli duyarsızlaştırma ile yönetiyoruz. Ailelerin bu noktada öğretmenle ortak hareket etmesi süreci kolaylaştırır.” dedi. “GÜVEN BAĞINI KUVVETLENDİRİN” Aile ile çocuk arasındaki güven bağının önemini vurgulayan Çenesiz ailelere; • Çocuğunuzla kaliteli zaman geçirin, sık sık oyun oynayın. • • Onunla dışarıda keyifli zaman geçirecek planlar yapın. • • Çocuğunuzun sizinle olan güven ilişkisini güçlendirin. • • Bedensel belirtilerin (karın ağrısı, mide bulantısı vb.) kaygıya bağlı olabileceğini unutmayın ve paniğe kapılmayın. • • önerisinde bulundu. • “OKULU İSTEMEMESİ DEĞİL, SİZİ GÖREMEYECEK OLMANIN KAYGISI” Çocuktaki ayrılık kaygısının yanlış anlaşıldığını kaydeden Psikolojik Danışman İkbal Gül Çenesiz, “Ayrılık kaygısı çocuğun okula gitmeyi istememesi durumu değildir. Çocuğun ebeveynini görememeye karşı geliştirdiği yoğun endişedir. Bu kaygının özellikle okul başlarken ve ilk kez uzak kalacak çocuklarda görülmesinin nedeni, güvenli bağlanmanın yeterince oluşmaması ve ebeveyn tutumlarıdır. Okula gitmeye karşı isteksizlik bu kaygının bir sonucudur.” ifadelerini kullandı. Özel Yeni Söke Okulları Psikolojik Danışmanı İkbal Gül Çenesiz, yeni eğitim yılına girerken ailelerin sabırlı, anlayışlı ve güven verici bir tutum sergilemeleri gerektiğini vurgulayarak, “Süreçte sakin kalmak, çocuğun kaygısını pekiştirmemek ve öğretmenlerle iş birliği yapmak bu sorunun aşılmasında en önemli adımlardır” dedi. SÖKE OLAY