İÇİMİZDEN BİRİ; BERBERLERİN SIRADIŞI BAŞKANI "YILMAZ DEMİRYÜREK"
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
12.09.2022 - 10:28, Güncelleme:
12.09.2022 - 10:28 2421+ kez okundu.
İÇİMİZDEN BİRİ; BERBERLERİN SIRADIŞI BAŞKANI "YILMAZ DEMİRYÜREK"
SIRLARIMIZI EŞİMİZDEN BİLE DAHA İYİ BİLENLER BERBERLERDİR
Çocukluktan kurtulup ergen olduğumda daha doğrusu elim ekmek tutup da evden ayrılacağım zaman babam beni karşısına alıp "Oğlum, gurbete gidiyorsun ve yalnız kalacaksın. Kendini yalnız ve çaresiz hissetmek istemiyorsan gittiğin yerlerde iyi bir avukat, iyi bir terzi ve iyi bir berber bul. Avukat, zor duruma düşersen seni kurtarır, terzinin diktiği elbise toplum içerisindeki imajındır. Berberin her zaman sırdaşın, dert ortağın olur" demişti. Çok iyi avukat dostlarım oldu. Kendime dikkat ettim şu ana kadar kötü bir duruma düşmediğim için ilişkimiz sadece dostlukta kaldı. Konfeksiyon ürünler çıkınca terziye de gerek kalmadı, hiç elbise diktirmedim. Ama berberimi özenle seçerim. Çünkü o koltuğa oturduğunuzda her şeyi konuşabilir her şeyi anlatabilirsiniz. Berber sırdaştır. Sorunu çözemese de dert ortağınızdır. İnsanlar konuştukça rahatlar. Psikoloğa gittiğinizde de derdinizi anlatırsınız. Biraz abartı olacak ama toplumumuzda berberler aynı zamanda psikolog görevi de görürler. Sessizce sizi dinler rahatlamanızı sağlar.
Yılmaz Demiryürek, mesleğine küçük denebilecek bir yaşta adaşı Yılmaz Çobankaya'nın yanında çırak olarak başlamış. Tüm mesleklerde çıraklık çok önemlidir ama berberliğin çıraklığı çok daha önemlidir. Ustanızın yaptıklarının tümünü kaydetmeniz ve zamanı geldiğinde bunları tekrarlamanız gerekir. Bir çırak önce izler, gözler sonra fiiliyata başlar. Sakal tıraşı için gelen müşterinin yüzünü sabunlamakla başlayan pratik çalışma ele ustura almakla devam eder. Makineyle tıraş, makasla tıraş derken bakmışsınız terfi etmiş kalfa olmuşsunuz. Yılmaz ilk ustasının yanında uzun kalmamış çünkü dükkana gelenler genelde memur kesimi olduğu için saç kesim sitili genelde aynıymış. Yılmaz yenilik kovaladığından 2 yıl çalıştıktan sonra ustasının elini öpmüş ve Hasan Çapkın'ın yanına geçmiş. Hasan ustanın yanında 8 yıl çalışmış ve saydığımız dönemlerden geçip kalfa olmuş.
Berberlikte ustalık belgesi Çıraklık Meslek Okulundan alınıyormuş. Kadın kuaförü olmak için Kız Meslek Lisesi eğitim veriyormuş. Eğer 8 yıllık bir eğitimden sonra bu kurumlara müracaat ettiyseniz mesleki derslerin yanında her gün sosyal dersleri de takip edip başarılı olursanız hem ustalık belgesi hem de lise diploması alabiliyorsunuz.
Yılmaz, 2000 yılında henüz kalfa iken dükkanını açmış. Kalfaların dükkan açmasını şimdi uygun görmüyor. Bir berberin dükkan açabilmesi için mesleki yeterlilik vasfını taşımasına inanıyor. Zamanla ustalık belgesini almış hatta bir ötesine geçmiş, "Usta yetiştirici Belgesi" bile var.
Bu yılın başında yapılan seçimlerde bağlı olduğu "Söke Berberler ve Kuaförler Odası Başkanlığı'na aday olmuş. Seçimden önce meslektaşlarını gezen, onlarla dertleşen, sorunlarını dinleyen Yılmaz aynı zamanda kendi projelerinden ve yapılması gerekenlerden söz etmiş. Seçimlerde kendisini destekleyen dostları sayesinde de başkan olmuş. "Bu oda sadece aidat toplayan bir oda olmayacak. Mesleki eğitimler düzenleyeceğiz, fuarlar düzenleyeceğiz. İnsanların saçları aynı da olsa moda değişiyor, kesim sitilleri değişiyor, gelişiyor. Artık erkekler de cilt bakımı, manikür, pedikür hatta lazer epilasyon yaptırıyor. Bunlar Paris'te, Londra'da, İstanbul'da yapılıyorsa neden Söke'de de yapılmasın? Berber ve kuaför esnafı olarak Sökelilere en iyi hizmeti sunacağız" diyor.
Oda başkanı olmadan Sökeli berberler için eğitim düzenleyen Yılmaz, bu girişim sonucunda hem mevcut başkanın hem de bağlı oldukları federasyon başkanının tepkisini çekmiş. Doğru yolda ilerlediğine inandığı için onların düşüncelerini ve sözlerini dikkate almamış. Seçim öncesi kahvaltılarda seçim sonrası da vermiş olduğu bir yemekte meslektaşlarını ağırlamış. Aynı mesleği yapan büyük bir aile olduklarına, ufak tefek anlaşmazlıklar olsa da bunları kolayca aşacaklarına inanıyor.
Kendisi gibi düşünen 11 oda başkanıyla birlikte 25 eylülde Antalya'da bir fuar düzenliyorlar. Bu fuara Türkiye'deki tüm berber ve kuaförler davetli. Ekim ayında Söke'de 4 ay sürecek ve her haftanın salı günleri ücretli - ücretsiz eğitimler yapacaklarmış. "Biz yenilik getirmiyoruz. Odanın yapması gerekenleri yapıyoruz. Esnaf dostlarımız bu odaya kayıt oldular ve aidat ödüyorlarsa bizim de onlara bir şeyler vermemiz gerekiyor" diyen Yılmaz odasını aynı zamanda bir STK olarak görüyor. "Ben Söke sevdalısıyım. Söke için yapılacak ne varsa kişisel olarak da, oda başkanı olarak da, esnaf arkadaşlarımla birlikte biz her zaman hazırız. Siyasi parti bağım yok. Siyasetim Söke, siyasetim Türkiye" diye net konuşuyor.
Düşünceleri arasında meslektaşlarının iyi ve kötü günlerinde hep birlikte olmak, birlikte gülmek birlikte ağlamak var. Bunun için de yemekler, toplantılar düzenlemeyi düşünüyor. Fırsat buldukça meslektaşlarını ziyaret ediyor, onların dertlerini sorunlarını dinliyor.
Pandemi döneminde uzun süre kapalı kaldıklarını, bu dönemden en zararlı çıkan meslek grubu olduklarını belirten Yılmaz, son zamanlarda yaşadığımız ekonomik krizin kendilerini de etkilediğini söylüyor. Amaçlarının çok para kazanıp zengin olmak değil, evlerine ekmek götürebilmek olduğunu, kullandıkları demirbaş ve sarf malzemelerinin fiyatlarının yüksek artışlar gördüğünü, özellikle de elektrik fiyatlarıyla baş edemediklerini belirtiyor. Sökelilerin kendilerini yalnız bırakmayacağına olan inancı ise tam.
Bir derdiniz mi var, canınız mı sıkılıyor, sırdaş mı lazım? Saçınızı sakalınızı bahane edip berberinize gidin. Çıkarken derdinizi anlatmış, rahatlamış ve kendinize güvenciniz tam olarak ayrılacaksınız.
Eğer henüz bir berberiniz yoksa Yılmaz'ın dükkanı Koçlar caddesi üzerinde Hacı Halil Camii ile Panayır Pazarı'nın kesiştiği duvarın tam karşısında. Yılmaz ve çalışanları güler yüzleriyle sizi bekliyor. Gittiğinizde dükkanın adının neden "Gamzelim" olduğunu sormayı unutmayın. Ben sormayı unutmuşum. Karşılaştığımızda bana da söylersiniz.
SABİH GÜZEL
SIRLARIMIZI EŞİMİZDEN BİLE DAHA İYİ BİLENLER BERBERLERDİR
Çocukluktan kurtulup ergen olduğumda daha doğrusu elim ekmek tutup da evden ayrılacağım zaman babam beni karşısına alıp "Oğlum, gurbete gidiyorsun ve yalnız kalacaksın. Kendini yalnız ve çaresiz hissetmek istemiyorsan gittiğin yerlerde iyi bir avukat, iyi bir terzi ve iyi bir berber bul. Avukat, zor duruma düşersen seni kurtarır, terzinin diktiği elbise toplum içerisindeki imajındır. Berberin her zaman sırdaşın, dert ortağın olur" demişti. Çok iyi avukat dostlarım oldu. Kendime dikkat ettim şu ana kadar kötü bir duruma düşmediğim için ilişkimiz sadece dostlukta kaldı. Konfeksiyon ürünler çıkınca terziye de gerek kalmadı, hiç elbise diktirmedim. Ama berberimi özenle seçerim. Çünkü o koltuğa oturduğunuzda her şeyi konuşabilir her şeyi anlatabilirsiniz. Berber sırdaştır. Sorunu çözemese de dert ortağınızdır. İnsanlar konuştukça rahatlar. Psikoloğa gittiğinizde de derdinizi anlatırsınız. Biraz abartı olacak ama toplumumuzda berberler aynı zamanda psikolog görevi de görürler. Sessizce sizi dinler rahatlamanızı sağlar.
Yılmaz Demiryürek, mesleğine küçük denebilecek bir yaşta adaşı Yılmaz Çobankaya'nın yanında çırak olarak başlamış. Tüm mesleklerde çıraklık çok önemlidir ama berberliğin çıraklığı çok daha önemlidir. Ustanızın yaptıklarının tümünü kaydetmeniz ve zamanı geldiğinde bunları tekrarlamanız gerekir. Bir çırak önce izler, gözler sonra fiiliyata başlar. Sakal tıraşı için gelen müşterinin yüzünü sabunlamakla başlayan pratik çalışma ele ustura almakla devam eder. Makineyle tıraş, makasla tıraş derken bakmışsınız terfi etmiş kalfa olmuşsunuz. Yılmaz ilk ustasının yanında uzun kalmamış çünkü dükkana gelenler genelde memur kesimi olduğu için saç kesim sitili genelde aynıymış. Yılmaz yenilik kovaladığından 2 yıl çalıştıktan sonra ustasının elini öpmüş ve Hasan Çapkın'ın yanına geçmiş. Hasan ustanın yanında 8 yıl çalışmış ve saydığımız dönemlerden geçip kalfa olmuş.
Berberlikte ustalık belgesi Çıraklık Meslek Okulundan alınıyormuş. Kadın kuaförü olmak için Kız Meslek Lisesi eğitim veriyormuş. Eğer 8 yıllık bir eğitimden sonra bu kurumlara müracaat ettiyseniz mesleki derslerin yanında her gün sosyal dersleri de takip edip başarılı olursanız hem ustalık belgesi hem de lise diploması alabiliyorsunuz.
Yılmaz, 2000 yılında henüz kalfa iken dükkanını açmış. Kalfaların dükkan açmasını şimdi uygun görmüyor. Bir berberin dükkan açabilmesi için mesleki yeterlilik vasfını taşımasına inanıyor. Zamanla ustalık belgesini almış hatta bir ötesine geçmiş, "Usta yetiştirici Belgesi" bile var.
Bu yılın başında yapılan seçimlerde bağlı olduğu "Söke Berberler ve Kuaförler Odası Başkanlığı'na aday olmuş. Seçimden önce meslektaşlarını gezen, onlarla dertleşen, sorunlarını dinleyen Yılmaz aynı zamanda kendi projelerinden ve yapılması gerekenlerden söz etmiş. Seçimlerde kendisini destekleyen dostları sayesinde de başkan olmuş. "Bu oda sadece aidat toplayan bir oda olmayacak. Mesleki eğitimler düzenleyeceğiz, fuarlar düzenleyeceğiz. İnsanların saçları aynı da olsa moda değişiyor, kesim sitilleri değişiyor, gelişiyor. Artık erkekler de cilt bakımı, manikür, pedikür hatta lazer epilasyon yaptırıyor. Bunlar Paris'te, Londra'da, İstanbul'da yapılıyorsa neden Söke'de de yapılmasın? Berber ve kuaför esnafı olarak Sökelilere en iyi hizmeti sunacağız" diyor.
Oda başkanı olmadan Sökeli berberler için eğitim düzenleyen Yılmaz, bu girişim sonucunda hem mevcut başkanın hem de bağlı oldukları federasyon başkanının tepkisini çekmiş. Doğru yolda ilerlediğine inandığı için onların düşüncelerini ve sözlerini dikkate almamış. Seçim öncesi kahvaltılarda seçim sonrası da vermiş olduğu bir yemekte meslektaşlarını ağırlamış. Aynı mesleği yapan büyük bir aile olduklarına, ufak tefek anlaşmazlıklar olsa da bunları kolayca aşacaklarına inanıyor.
Kendisi gibi düşünen 11 oda başkanıyla birlikte 25 eylülde Antalya'da bir fuar düzenliyorlar. Bu fuara Türkiye'deki tüm berber ve kuaförler davetli. Ekim ayında Söke'de 4 ay sürecek ve her haftanın salı günleri ücretli - ücretsiz eğitimler yapacaklarmış. "Biz yenilik getirmiyoruz. Odanın yapması gerekenleri yapıyoruz. Esnaf dostlarımız bu odaya kayıt oldular ve aidat ödüyorlarsa bizim de onlara bir şeyler vermemiz gerekiyor" diyen Yılmaz odasını aynı zamanda bir STK olarak görüyor. "Ben Söke sevdalısıyım. Söke için yapılacak ne varsa kişisel olarak da, oda başkanı olarak da, esnaf arkadaşlarımla birlikte biz her zaman hazırız. Siyasi parti bağım yok. Siyasetim Söke, siyasetim Türkiye" diye net konuşuyor.
Düşünceleri arasında meslektaşlarının iyi ve kötü günlerinde hep birlikte olmak, birlikte gülmek birlikte ağlamak var. Bunun için de yemekler, toplantılar düzenlemeyi düşünüyor. Fırsat buldukça meslektaşlarını ziyaret ediyor, onların dertlerini sorunlarını dinliyor.
Pandemi döneminde uzun süre kapalı kaldıklarını, bu dönemden en zararlı çıkan meslek grubu olduklarını belirten Yılmaz, son zamanlarda yaşadığımız ekonomik krizin kendilerini de etkilediğini söylüyor. Amaçlarının çok para kazanıp zengin olmak değil, evlerine ekmek götürebilmek olduğunu, kullandıkları demirbaş ve sarf malzemelerinin fiyatlarının yüksek artışlar gördüğünü, özellikle de elektrik fiyatlarıyla baş edemediklerini belirtiyor. Sökelilerin kendilerini yalnız bırakmayacağına olan inancı ise tam.
Bir derdiniz mi var, canınız mı sıkılıyor, sırdaş mı lazım? Saçınızı sakalınızı bahane edip berberinize gidin. Çıkarken derdinizi anlatmış, rahatlamış ve kendinize güvenciniz tam olarak ayrılacaksınız.
Eğer henüz bir berberiniz yoksa Yılmaz'ın dükkanı Koçlar caddesi üzerinde Hacı Halil Camii ile Panayır Pazarı'nın kesiştiği duvarın tam karşısında. Yılmaz ve çalışanları güler yüzleriyle sizi bekliyor. Gittiğinizde dükkanın adının neden "Gamzelim" olduğunu sormayı unutmayın. Ben sormayı unutmuşum. Karşılaştığımızda bana da söylersiniz.
SABİH GÜZEL







Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.